BASININ SESİ VAR AMA DUYAN YOK

12 Eki 2025 - 09:03 YAYINLANMA

Antalya’da belediyeler dev bütçelerini açıkladı.
Ama o bütçelerde yerel basına ayrılmış tek bir kalem bile yok!

 

Antalya’daki belediyeler birer birer 2026 yılı bütçelerini meclislerinden geçirdiler. Rakamlar korkunç derecede yüksek; milyonlar, hatta milyarlar konuşuluyor.


Ama o devasa rakamların içinde “yerel basına destek” diye bir kalem yok.

 

Yani, her gün belediyelerin faaliyetlerini halka duyuran gazeteciler, gazete ve internet haber siteleri o bütçelerin hiçbir satırında yer almıyor.

 

ANTALYA BASINI AMME HİZMETİ YAPIYOR GİBİ

 

Belediyeler, kendi basın birimlerinde bültenler hazırlatıyor. Haberleri düzenliyor, metinleri yazıyor, fotoğrafları çekiyor ve sonra tüm bunları gazetelere, internet haber sitelerine e-posta yoluyla gönderiyor.


Bu emekleri karşılığında kendi personellerine maaş ödeniyor. Ama gazete ve internet sitelerine bir ödeme yapılmadan sadece “yayınlayın” deniyor.

 

Antalya basını da — her zamanki özverisiyle — bu haberleri yayımlıyor, paylaşıyor, kentin gündemini diri tutuyor.
Ama karşılığında ne oluyor?


Hiçbir şey.


Ne bir reklam, ne bir sponsorluk, ne de bir teşekkür…

 

365 gün boyunca belediyelerin ve kurumların görünürlüğünü sağlayan basın mensupları, emeklerinin karşılığını alamadan çalışıyor.

 

Basın Yasası gereği belediyeler, Basın İlan Kurumu’na üye değilse bu desteği alamıyor. Ancak şartlar ve mali koşullar o kadar ağır ki, Antalya’da yalnızca 8-10 gazete ve internet haber sitesi Basın İlan’a kayıtlı. Bunlar da başka gelir kaynakları olduğu için bu yükü taşıyabiliyor.


Zaman zaman belediyelerden reklam alabiliyorlar.


Bunun dışında kalan yüzlerce gazete ve internet haber sitesi ise hiçbir destek alamıyor.

 

SOSYAL BELEDİYECİLİK Mİ, GÖSTERMELİK Mİ?

 

Bu tabloyu daha da ironik hale getiren şey, Antalya’daki belediyelerin çoğunun “sosyal belediyecilik” anlayışıyla yönetiliyor olması.


Oysa sosyal belediyecilik sadece vatandaşın değil; emeğin, alın terinin, adaletin de yanında olmaktır.
Ama burada durum tam tersi.

 

Basın emekçisi günlerce haber peşinde koşuyor, fotoğraf çekiyor, röportaj yapıyor, etkinlik duyuruyor…
Sonra da bir kuruş gelir elde edemiyor.


Basın sanki taşla besleniyor gibi davranılıyor.

 

Buna sadece belediyeler değil; kurumlar, STK’lar, odalar, kuruluşlar hatta Antalya milletvekilleri de dahil.
Hepsi sadece haber yolluyor; bu insanlar emek veriyor ama “bir destek olalım” diye düşünen yok.

 

AGC DE SESSİZ

 

Antalya Gazeteciler Cemiyeti (AGC) de bu tabloya sessiz kalıyor.
Bunu biliyorlar ama onlar da kendi PR’larının derdinde.


Sektörle ilgili yaptıkları bir çalışma varsa açıklasınlar; ben bilmiyor olabilirim.
Sonuçta iki dönemdir aynı başkan ve ekibi yönetiyor AGC’yi.

 

Oysa Antalya’da aktif olarak çalışan onlarca medya kuruluşu var.
AGC’nin bir “basın rehberi” hazırlanıyor ama rehberde alfabetik bir sıralama bile yok.
Kim kime yakınsa, o üstte yer alıyor.


Bu durum, kent basınında adil temsilin ve eşitliğin tamamen zedelendiğini gösteriyor. Merak eden inceleyebilir: AGC Basın Rehberi.  LİNK: https://www.agc.org.tr/basin-rehberi-2-2/

 

 

BASIN TAŞ YEMİYOR

 

Bugün Antalya’da onlarca internet haber sitesi ve gazete, neredeyse amme hizmeti yapar gibi yayıncılık sürdürüyor.


Kimi zaman kendi cebinden harcıyor, kimi zaman borçla ayakta duruyor.


Sadece kamu yararı için, doğru haber için direniyor.
Ama o emeğe, o alın terine kimse sahip çıkmıyor.

 

BİR ÇAĞRI OLARAK KALSIN

 

Buradan çağrımdır:
Belediyeler, kamu kurumları, odalar, İş Dünyası Dernekleri, STK’lar, milletvekilleri…

 

Haberlerinizi paylaşmayı biliyorsunuz.


Peki o haberleri yazan, giren, yayımlayan insanların bir yılı nasıl geçirdiğini hiç düşündünüz mü?

 

Basın taş yemiyor.


Antalya’nın sesi olan bu emekçiler, sizin sesinizin de duyulmasını sağlıyor.


Ama onların sesi duyulmazsa, bir gün bu şehir sessizliğe gömülür.

 

 

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: